İngiltere’nin Southport kentinde 17 yaşındaki Axel Rudakubana’nın 3 çocuğu öldürmesinin ardından başlayan aşırı sağcı şiddet olayları, ülke geneline yayıldı. 8’i çocuk 10 kişiyi yaralayan saldırı sonrasında çok sayıda gözaltı ve tutuklama gerçekleşti. Aşırı sağcılar polis ve karşıt görüştekilerle çatıştı, evlere, iş yerlerine, arabalara, camilere ve polis araçlarına zarar verdi.
Olayların ardından İngiltere’deki Müslümanlar ve Müslümanlara ait iş yerleri, İslam merkezleri ve kurumlar aşırı sağcıların saldırılarına maruz kaldı. “More in Common” adlı uluslararası girişim tarafından yapılan ankete katılanların %53’ü, “İngiltere’nin Müslümanlar için güvensiz ülke olduğu” görüşünü paylaştı. Bu oran, saldırıdan önce %38’di.
CAGE International Basın Sözcüsü Muhammad Mussa, aşırı sağın şiddet eylemlerinin altında yatan sebepleri açıklarken, hükümetin, kurulu düzenin ve medyanın İslam ve göçmen karşıtlığını körüklediğini belirtti. Müslüman toplum içerisinde korku ve endişeye yol açan şiddet olaylarına karşı büyük bir korkunun hakim olduğunu ifade etti.
İngiltere’de yaşayan Müslümanlar, artan şiddet olayları nedeniyle büyük bir korku içinde. Sokaklardaki şiddet eylemleri ve hedef alınmaları, Müslüman toplumda endişe ve belirsizlik yaratıyor. Tesettürlü kadınlar özellikle dışarıda korku hissediyor ve bazıları evlerinde kalmayı tercih ediyor.
Gençlerden Hammad, aşırı sağın şiddet eylemlerinin öfkeli ve nefret dolu insanlardan kaynaklandığını belirtirken, masumların hayatlarının sadece aşırı sağın amaçları ve nefretleri için kullanıldığını vurguladı. Olayların ardından Müslümanların hedef alınmasının, toplumda nefret ve korku oluşturmayı amaçladığını söyledi.
Bu olaylar, İngiltere’de yaşayan Müslümanlar arasında korku ve endişenin hakim olmasına neden olurken, toplumun birlik ve beraberlik içinde hareket etmesi ve hükümetin bu tür şiddet olaylarının önüne geçmek için daha etkili adımlar atması gerektiği vurgulanıyor.
Yorum Yap